Tunus, tarihin derin izlerini modern hayatla harmanlayan bir cazibe merkezi. Bu büyüleyici şehirde dolaşırken, dar ve kıvrımlı sokaklarında kendinizi adeta geçmişin içinde kaybolmuş gibi hissedeceksiniz. Her köşede karşınıza çıkan tarihi yapılar ve anıtlar, sizi zaman içinde bir yolculuğa çıkaracak. "Tunus gezilecek yerler" arayışına girdiğinizde, bu eski şehirde keşfedecek sayısız güzellik olduğunu fark edeceksiniz. Kartaca’nın antik kalıntılarından renkli çarşılara kadar uzanan bu yolculuk, unutulmaz bir deneyim vadediyor. Şimdi, Tunus’u keşfetme zamanı!
Tunus’un Kısa Tarihi
Tunus, Akdeniz ve Kuzey Afrika’daki stratejik konumu nedeniyle büyük bir öneme sahiptir. Tarih boyunca göçebe Berberilerden sonra deniz yoluyla gelen çeşitli etnik topluluklar bu bölgeye yerleşmiştir.
M.Ö. 12. yüzyılda Fenikeliler tarafından keşfedilen Tunus’ta, M.Ö. 9. yüzyılda Kartaca kuruldu. Kartacalılar, Sicilya ve İspanya’ya kadar koloniler kurdular ve Roma İmparatorluğu için bir tehdit oluşturdular. Ancak Pön Savaşları’nda yenildiler ve Tunus’tan sürüldüler. Roma döneminde Tunus, Afrika Eyaleti olarak yönetildi. 1574 yılına kadar Hafsi Hanedanlığı’nın elindeydi.
1556’da Barbaros Hayreddin Paşa ve Turgut Reis tarafından Gafsa ve Kayrevan’ın alınmasıyla Tunus’un doğu ve güney kıyıları Osmanlıların eline geçti. Barbaros Hayreddin Paşa, Endülüslü Müslümanlardan 100 bin kişiyi kurtararak Kuzey Afrika’ya getirdi. 1574’te Uluç Ali Reis ve Sinan Paşa, Tunus’u Osmanlı Devleti’ne kattı.
Fransa, 1881’de Tunus’a asker çıkararak bazı aşiretlerin Cezayir’e yaptıkları akınları ve toprak taleplerini bahane etti. Aynı yıl yapılan Bardo Antlaşması ile Tunus Beyi, dış yönetim, siyasi ve ordu işlerini Fransız Genel Valisi’ne bıraktı. 1882’de Marsa Sözleşmesi kabul edilince Fransız himayesi resmen kuruldu.
Tunus Hakkında Bilgi
Tunus, Afrika'nın kuzeyinde, Akdeniz kıyısında yer alan bir ülkedir. Batısında Cezayir, doğusunda Libya ve Akdeniz, kuzeyinde ise yine Akdeniz bulunur. Ülkenin güneyini Büyük Sahra Çölü kaplar. 23 bölgeye ayrılan Tunus’un başkenti, aynı adı taşıyan Tunus şehridir.
Her ne kadar ülkenin güney kısmı çöl olsa da, Tunus’un ekonomisi büyük oranda tarıma dayanır. Toprakları tarıma oldukça elverişlidir ve nüfusun yaklaşık yüzde 60’ı tarım sektöründe çalışır. Özellikle zeytin üretiminde dünya çapında önemli bir konumda olan Tunus, aynı zamanda narenciye, meyve, sebze ve hurma üretimiyle de öne çıkar. Son yıllarda turizm de gelişmeye başlamış ve bu alanda pek çok yatırım yapılmıştır.
Tunus, modern yaşamın ve tarihin bir arada olduğu bir ülke olarak bilinir. İnsan ilişkileri burada oldukça önemli; yerel halk, turistlere karşı da sıcakkanlı ve misafirperverdir. Nüfusun yaklaşık yüzde 98’i Müslüman’dır, geri kalan kısmı ise Hristiyanlar, Museviler ve diğer inançlardan oluşur.
Resmi dil Arapça olmasına rağmen, Tunus’ta “Tounsi” veya “Derja” adı verilen Tunus Arapçası da yaygın olarak konuşulur. Berberi dilleri de bölgede kullanılır. Ayrıca Fransızca, ticarette, eğitimde ve basılı yayınlarda önemli bir yer tutar, hatta ülkenin birçok yerinde Fransızca tabelalar görmek mümkündür.
Tunus’ta hem Akdeniz hem de çöl iklimi hakimdir. Deniz tatili için yaz ayları en uygun zaman dilimidir. Güneydeki çöl bölgesini ziyaret etmek isteyenler ise Kasım ayını tercih etmelidir. Yaz aylarında, müzik, zanaat ve Tunus kültürünü kutlayan festivaller de oldukça ilgi çekicidir.
Tunus Kültürü
Tunus, modern yaşam ile tarihi bir arada sunan bir ülke. İnsanları genel olarak sıcakkanlı ve turistlere oldukça nazik davranıyorlar. Yine de, her bölgede bu sıcak karşılama aynı şekilde olmayabilir, bu yüzden dikkatli olmakta fayda var.
Tunus Mutfağı
Tunus mutfağı tazelik ön planda olan Akdeniz tarzı bir mutfaktır. Yemeklerde zeytinyağı, baharatlar, domates ve deniz ürünleri sıkça kullanılır. Baharatlar Tunus mutfağında oldukça önemli bir yer tutar; özellikle acı sos olan "harissa" birçok yemekte kullanılır. Ayrıca kırmızı biber, sarımsak, kakule, nane, kişniş, kimyon, karabiber ve tarçın gibi baharatlar da yaygın olarak kullanılır.
Tunuslular kahvaltıda genellikle tereyağı ve reçelli ekmek, yumurta, yoğurt ve zeytin yerler. Zeytin onlar için önemli bir gıda maddesidir ve neredeyse her öğünde tüketilir. Et olarak kuzu ve koyun etini tercih ederler, bazen yumurta da kullanırlar. Festival dönemlerinde ise kapaklı güveçlerde pişirilen deve eti gibi özel yemekler hazırlanır.
Tunus’un en bilinen yemeği "kuskus"tur ve genellikle yanında ızgara veya tavada pişirilmiş "merquez" adlı sosisle sunulur. Bir diğer popüler yemek ise "ojja"dır; bu yemek domates, kuzu veya koyun eti, çırpılmış yumurta, biber ve harissa sos ile yapılır ve oldukça acıdır. Tatlılarda ise badem ve hurma sıkça kullanılır, çünkü her ikisi de ülkede bolca yetişir.
Tunus’tan Hediyelik Eşyalar
Tunus’ta büyük şehirlerde modern alışveriş merkezleri bulmak mümkün. Ancak en özgün hediyelik eşyaları pazar yerlerinde ve eski Arap mahallelerinde bulabilirsiniz. Tunus şehrindeki pazar, en büyüklerinden biridir ve burada özel zanaat ürünleri, takkeler, gümüş takılar, ülkeye özgü baharatlar, kaliteli halılar, zeytin ağacından yapılmış biblolar, nargileler, antikalar ve yöresel kıyafetler gibi pek çok ilginç şey bulabilirsiniz.
Tunus’ta Görülmesi Gereken Yerler
Tunus, kendine özgü tarihi dokusu ve kültürel çeşitliliğiyle ziyaretçilerini büyüleyen bir ülke. Tunus’un zengin geçmişi, Antik Roma’dan İslam medeniyetine, Osmanlı İmparatorluğu’ndan Fransız sömürge dönemine kadar birçok farklı medeniyetin izlerini taşıyor. Bu tarihi çeşitliliğin en dikkat çeken örneklerinden biri de Kartaca Antik Kenti. Burası, Antik Roma ve Kartaca uygarlıklarının kalıntılarını barındıran eşsiz bir arkeolojik alan.
Tarihi zenginliklerinin yanı sıra Tunus’un sahil kasabaları da görülmeye değer. Beyaz kumlu plajları ve berrak turkuaz deniziyle ünlü bu kasabalar, dinlenmek ve doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenler için ideal. Ayrıca, Tunus şehirlerinde dolaşırken sokak aralarında yerel lezzetleri tatma ve pazarların renkli atmosferinde alışveriş yapma fırsatınız olacak. Tunus’un her sokağı, her köşesi farklı bir hikaye ve keşif sunuyor. Bu nedenle, Tunus’a gittiğinizde unutulmaz anılarla dönmeniz garanti.
Tunus’ta Gezilecek Yerler
- Tunus Medina
- Bardo Müzesi
- Kartaca Antik Kenti
- Zeytouna Camii
- El Jem Amfitiyatrosu
- Dougga Antik Kenti
- Sidi Bou Said
- St. Vincent De Paul Katedrali
- Hammamet
- Bulla Regia
- Sousse Medina
- Büyük Sahra Çölü
Tunus Medina
Tunus'un en etkileyici ve tarihi açıdan en zengin yerlerinden biri olan Medina, ziyaretçilerini adeta geçmişe götüren büyülü bir atmosfere sahip. Dar sokakları, geleneksel dükkânları ve tarihi yapılarıyla Tunus'un kalbindeki bu eski şehir, zamanda donup kalmış bir yer gibi hissettiriyor.
Medina’nın labirent misali sokaklarında gezerken, Osmanlı ve Arap mimarisinin zarif detaylarını yakından görebilir, el işçiliğiyle yapılmış hediyelik eşyalar bulabilirsiniz. Ayrıca, yerel lezzetlerin tadına bakıp, sıcakkanlı halkla sohbet etme şansı da burada sizi bekliyor. Tunus'un tarihini ve kültürel zenginliğini en iyi yansıtan bu bölge, her köşesinde yeni bir sürprizle karşılaşabileceğiniz bir yer.
Bardo Müzesi
Tunus’un köklü geçmişini keşfetmek isteyenler için Bardo Müzesi, mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir durak. Kuzey Afrika’nın en büyük ve en önemli arkeoloji müzelerinden biri olarak bilinen bu müze, Tunus’un başkentinde yer alıyor. 19. yüzyılda bir saray olarak inşa edilen yapı, 1888’de müzeye dönüştürülmüş.
Bardo Müzesi, özellikle Antik Roma dönemine ait mozaikleriyle ünlü. Roma İmparatorluğu'na dair sayısız eserin sergilendiği bu müze, ziyaretçilere Tunus’un tarihî ve kültürel geçmişine daha yakından bakma fırsatı sunuyor.
Kartaca Antik Kenti
Tarih ve arkeoloji meraklıları için Tunus’ta mutlaka görülmesi gereken bir diğer yer ise Kartaca Antik Kenti. Tunus kıyılarında bulunan bu kadim kent, M.Ö. 9. yüzyılda Fenikeliler tarafından kurulmuş ve zamanla Roma İmparatorluğu'nun hükmü altına girmiş. Ancak, Fenikelilerin etkisi ve izleri hâlâ burada kendini hissettiriyor.
Kartaca, büyüleyici bir arkeolojik alan olarak ziyaretçilerini geçmişe taşıyor. Antik tiyatrolar, tapınaklar, hamamlar ve surlar gibi birçok önemli yapıyı burada keşfedebilirsiniz. Kartaca Müzesi'ndeki zengin koleksiyonlar ise kentin tarihini daha iyi anlamanızı sağlayacak. Tunus’un kültürel mirasını keşfetmek isteyen herkes için Kartaca, eşsiz bir deneyim sunan gerçek bir hazine.
Zeytouna Camii
Tunus’ta gezilecek yerler arasında öne çıkan bir diğer durak, başkent Tunus’un merkezinde yer alan Zeytouna Camii. Burası ülkenin en eski ve en büyük ibadet merkezlerinden biri. 8. yüzyılda inşa edilen Zeytouna Camii, Arap-İslam mimarisinin zarafetini yansıtıyor. Adını çevresindeki zeytin ağaçlarından alan cami, bu ağaçların gölgesinde huzurlu bir atmosfer sunuyor. Caminin içi, etkileyici süslemeleri, kubbesi ve minberiyle gerçekten büyüleyici.
El Jem Amfitiyatrosu
Tunus’un tarihi yapıları arasında görkemiyle dikkat çeken El Jem Amfitiyatrosu, Roma döneminden günümüze kadar ulaşmış en önemli kalıntılardan biri. El Jem şehrinde yer alan bu antik yapı, üçüncü yüzyılda inşa edilmiş ve Roma İmparatorluğu’nun Afrika’daki eyalet merkezi Thysdrus’un günlük yaşamına ışık tutuyor. El Jem Amfitiyatrosu, Roma’daki ünlü Colosseum kadar etkileyici ve büyüklük açısından dünyanın en büyük antik amfitiyatrolarından biri. Yaklaşık 35.000 kişiyi ağırlayabilecek kapasitedeki bu yapı, zamanında gladyatör dövüşleri ve diğer gösteriler için kullanılmış. Geçirdiği onarımlar sayesinde hala oldukça iyi durumda ve görkemini koruyor.
Thugga Antik Kenti
Tunus’un kuzeybatısında, Dougga şehri yakınlarında yer alan Thugga Antik Kenti, Tunus’un zengin tarihine tanıklık eden önemli bir yerleşim. M.Ö. 6. yüzyılda Numidya Krallığı tarafından kurulan bu antik kent, sonrasında Roma İmparatorluğu’nun kontrolü altına girmiş. Thugga, antik tiyatroları, tapınakları, anıtsal kapıları ve hamamlarıyla ziyaretçilerine Roma dönemine ait etkileyici bir geçmişin izlerini keşfetme fırsatı sunuyor. Kentin en dikkat çekici özelliklerinden biri de, Roma dönemine ait iyi korunmuş mozaikler. Bu mozaikler, Thugga’nın ne kadar zengin ve estetik açıdan önemli bir merkez olduğunu gösteriyor.
Sidi Bou Said
Tunus’un bohem ve büyüleyici köşelerinden biri olan Sidi Bou Said, Akdeniz’in masmavi sularına bakan beyaz badanalı evleriyle ünlü. Başkent Tunus’a sadece birkaç kilometre uzaklıktaki bu şirin köy, daracık sokakları ve rengârenk çiçeklerle süslenmiş caddeleriyle bir sanat eseri gibi. Geleneksel mimarisiyle dikkat çeken köy, modern sanat ve kültürü harmanlayarak ziyaretçilere eşsiz bir atmosfer sunuyor.
Burada dolaşırken sanat galerilerinde yerel sanatçıların eserlerini keşfedebilir, antika ve el yapımı hediyeliklerin satıldığı küçük dükkanlarda alışveriş yapabilirsiniz. Köyün tepesindeki Café des Nattes’te oturup, Akdeniz manzarasına karşı nane çayı yudumlamak ise Sidi Bou Said’de unutulmaz bir deneyim. Burası, Tunus’un ruhunu ve büyüsünü en iyi hissedeceğiniz yerlerden biri.
St. Vincent De Paul Katedrali
Tunus’un tarihî ve kültürel zenginliğini yansıtan St. Vincent De Paul Katedrali, başkentin merkezinde, görenleri etkileyen mimarisiyle dikkat çekiyor. 19. yüzyılda Fransız sömürge döneminde inşa edilen bu gotik tarzda katedral, Tunus’un dini geçmişinde önemli bir yere sahip. Yüksek kubbesi, zarif kemerleri ve detaylı süslemeleriyle göz dolduruyor. Katedralin içinde yürürken, renkli vitrayları ve etkileyici dini motifleriyle adeta büyüleneceksiniz.
Hammamet
Eğer Tunus’ta tatil için bir yer arıyorsanız, Hammamet tam size göre. Akdeniz’in masmavi sularıyla çevrili bu kasaba, bembeyaz kumsalları, tertemiz denizi ve lüks tatil tesisleriyle biliniyor. Rahatlamak ve eğlenmek isteyenler için mükemmel bir tercih. Ayrıca, tarihi bir liman şehri olan Hammamet, dar sokakları, eski limanı ve geleneksel çarşılarıyla da ilgi çekici. Burada yerel el sanatları ürünleri alabilir, yöresel lezzetlerin tadına bakabilir ve kültürel etkinliklere katılabilirsiniz. Hammamet’in huzurlu atmosferi ve doğal güzellikleri, Tunus’ta unutulmaz bir tatil isteyenler için ideal bir seçenek.
Bulla Regia
Tunus’un kuzeybatısında yer alan Bulla Regia, antik Roma dönemine ait çok özel bir arkeolojik alan ve açık hava müzesi. Bu antik şehir, yeraltı evleriyle ünlü ve ziyaretçilere tarihin derinliklerine inme fırsatı sunuyor. Özellikle zengin tüccarların ve yerel yöneticilerin evleri olarak kullanılan bu yeraltı yapıları, sıcak Tunus iklimine karşı koruma sağlayacak şekilde inşa edilmiş. Mozaiklerle kaplı odaları ve fresklerle süslü duvarlarıyla büyüleyici bir atmosfere sahip. Bulla Regia, eski Roma’nın günlük hayatına bir pencere açmak isteyenler için gerçek anlamda bir zaman yolculuğu vadediyor.
Sousse Medina
Sousse Medina, Tunus’un tarihini ve kültürünü en iyi hissedebileceğiniz yerlerden biri. Akdeniz kıyısındaki bu tarihi şehir, dar sokakları, geleneksel dükkanları ve tarihi yapılarıyla adeta zamanda donmuş bir yer gibi. Medina’nın kalbinde yer alan Ribat, 8. yüzyıldan kalma bir kale ve Tunus’un İslam dönemine ait en eski savunma yapılarından biri. Medina’da dolanırken el sanatları, hediyelik eşyalar ve yerel lezzetlerin satıldığı çarşılarda kaybolabilirsiniz. Ayrıca, Medina’daki Great Mosque ve Dar Essid Müzesi gibi önemli yapılar, şehrin zengin tarihine dair daha fazla bilgi edinme fırsatı sunuyor.
Büyük Sahra Çölü
Tunus’un güneyinden başlayıp uzanan Büyük Sahra Çölü, kendine has büyüsü ve etkileyici manzaralarıyla insanı büyülüyor. Sonsuz gibi görünen kum denizleri, devasa kum tepeleri ve altın sarısı kumullar, macera sevenler için tam bir cennet. Sahra’nın derinliklerine indikçe gizemli çöl kasabaları ve Bedevi kültürünün izleri karşınıza çıkıyor. Çölün ortasında yıldızların altında kamp yapmak veya geleneksel Bedevi çadırlarında konaklamak, buranın eşsiz atmosferini yaşamanın en güzel yolu. Büyük Sahra, sıra dışı bir macera arayanlar için kaçırılmayacak bir rota.
Tunus Tur Fırsatları
Tunus tur fırsatları her yıl Türkiye başta olmak üzere Avrupa ve Asya'dan gelen birçok ziyaretçiyi cezbediyor. Türkiye’den vizesiz seyahat edilebilmesi ve sadece 3 saatlik uçuş mesafesinde olması, bu tatili oldukça çekici kılan etkenlerden. Genellikle İstanbul çıkışlı olarak düzenlenen turlar, vizesiz yapılabiliyor ve pasaport yeterli oluyor. Üstelik yarım pansiyon, tam pansiyon ve her şey dahil seçenekleri sunan otellerde, erken rezervasyonla avantajlı fiyatlar yakalamak mümkün. Başkent Tunus, görülmesi gereken yerlerin başında geliyor ve şehrin renkli souk’larında, yani yerel pazarlarında alışveriş yapma imkânı bulabilirsiniz. Tunus'tan ne alınır diye soracak olursanız, bu pazarlarda bolca bulabileceğiniz yöresel baharatlar, gümüş takılar, takkeler ve yerel kıyafetler oldukça popüler.
Sativa Farkıyla Tunus Turları
Sativa farkıyla Tunus’u keşfedin! 4-8 Aralık 2024 tarihleri arasında, Kartaca’dan Sidi Bou Said’e, El Jem amfitiyatrosundan Sahra Çölü’ne uzanan dört günlük kapsamında unutulmaz bir yolculuk sizleri bekliyor. Modern Tunus, tarihi Sousse, etkileyici Kairouan ve Monastir’i gezerken, deve turları ve safari ile Sahra’nın büyüsüne kapılacaksınız. El Jem’in antik yapılarından Star Wars’un çekildiği Ksar Hadada’ya kadar birçok kültürel ve doğal güzellik bu programda yer alıyor. Konforlu otellerde konaklama ve leziz yerel yemeklerle zenginleştirilmiş bu turu kaçırmayın!
Tur programına ulaşmak için hemen tıklayın ► https://www.sativa.com.tr/tour/tunus-turu-4-gece-5-gun
Detaylı bilgi ve rezervasyon için hemen ulaşın ► +90 532 606 40 96 | Egemen Çakır